12 Haziran 2013 Çarşamba

A2. SAMÎLER’İN ANA YURDU


Daha önce de belirttiğimiz gibi Samîler’in menşei meselesi oldukça karışıktır.
Bugüne kadar pek çok görüş ileri sürülmüştür.
Günümüzde arkeolojinin vermiş olduğu veriler ve tarih
araştırmaları sonunda, farklı isimlerle anılan Samî kavimler, değişik zamanlarda ve genellikle
göçebe bir halde Arabistan Yarımadası’ndan gelerek Mezopotamya ve Suriye’de yaşayan
kavimlerle karşılaştıktan sonra yüksek bir uygarlık meydana getirmişlerdir.

Kuzey Suriye ve Filistin’de son zamanlarda yapılan kazılar neticesine göre Samîler,
Mezopotamya’ya doğrudan doğruya çöl üzerinden gelmemiştir. Önce Filistin ve Suriye’deki
dağlık bölgeleri takip ederek kuzeye, Münbit Hilal denilen Habur Nehri yataklarına
gelmişlerdir. Buradan Fırat su yolu ile Mari (Tel-Hariri) üzerinden Babilonya’ya vardıkları
tahmin edilmektedir.

Başta Akkadça ve Arapça olmak üzere eski ve yeni Samî dillerdeki Orta Asya
lehçelerine ait, ancak Samîleştirilmiş, sayısız kelimenin bu dillere girişi kısmen bu karışma
döneminde olmuş, kısmen de Sümer bölgesinden Arabistan içlerine göç etmeye mecbur kalan
ve buralara yerleşerek Samîleşen Orta Asyalı boyların ana dillerinden kalmıştır.

Samî kavimlerin konuştukları diller, büyük lehçe farklarına rağmen, dilbilgisi kuralları
açısından aynıdır. Bu dillerde sadasız harfler büyük rol oynarlar. Kelimelerin kökü daima üç
ünsüzden ibarettir. Bunlar hiçbir zaman değişmez. Ön ve son ekler ile belirli kalıplara girerler.
Samî lehçeler kendi aralarında çok büyük farklar gösterir. Bunlar Doğu Samîleri ve Batı
Samîleri olarak iki büyük gruba ayrılırlar. Doğu Samîleri’nin en eski temsilcisi
Akkadlar’dır.
Bu bilgiler ışığında Samî kavimlerin dilleri arasındaki karşılaştırma sonucu, başlangıçta yüksek bir kültüre sahip olmadıklarını görmekteyiz. Aksine daha önceleri oldukça ilkel bir göçebe hayatı yaşamakta idiler. Yüksek kültüre işaret eden kavramlar, Samîler’in Mezopotamya ve Suriye’nin medeni unsurları ile karışıp kaynaştıkları devirlere aittir.
Tüm bunlar Samî kavimlerin dili, dini, siyasi yaşamları ve medeniyetleri göz önüne alındığında bunların aslında bir çöl halkı olduklarını göstermektedir.
Başka bir görüşe göre Samîler’in kökeni Suriye-Filistin bölgesinde aranmaktadır.
Fakat bu görüş bilim adamları tarafından pek kabul görmemiştir.
Son yıllarda Mezopotamya ve Suriye’de yapılan araştırmalar, Samîler’in buralarda görünüşlerinin tarihi devirlerde olduğunu ortaya koymuştur. Zamanında bilim adamları farklı farklı yerleri Samîler’in ana yurdu olarak kabul etmişlerdir. Bunlardan Hall, Samîler’in ana yurdunu Suriye’de, T. Lagrange Mezopotamya’da aramıştır. Hatta Samîler’in kökenini Orta Asya’ya kadar götürenler de olmuştur.

Bulunan arkeolojik belgeler ve yapılan tarih araştırmaları sonucunda saf Samî tipinin
Arabistan’da bulunduğunu kesin olarak belirten Winckler’in yayınından sonra Arabistan’ın
Samîler’in ana yurdu olduğu hemen hemen tüm bilim adamları tarafından kabul görmüştür.

Arabistan’dan önce Mezopotamya’ya taşan Samî dalgası Suriye ve Filistin’de ancak
MÖ. 2500 yıllarına doğru görülmüştür. Bölgede ilk görünen Samîler sonraları
Mezopotamya’da I.Babil İmparatorluğu’nu kurmuş olan Amurrular’dır.

Batı Sâmileri olarak da adlandırılan Amurrular, Sümer (Sinear) kültürünün etkisinde bulunan bölgede, güneyden gelen yeni göçlerle çoğalmışlardır. Bununla birlikte, medeniyet bakımından da ilerlemeye
başlamış, yerli halk ile karışıp kaynaşmışlardır.
Biz de, Samîler’in ana vatanlarının Suriye, Filistin ve Mezopotamya değil, Arabistan
olduğu kanaatindeyiz.

2 yorum:

  1. Sami ırklar insanlık tarihini geliştirdikleri dinleri ile bugün bile etkilemektedirler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. kesinlikle katılıyorum, ''geliştirdikleri din'' ibaresine katılmasam da dünyanın ilk güçlü ordu ve imparatorluklarını sami kavimleri kurmuştur. Batı medeniyetini en eski mö:500, iran medeniyetini yine mö:700 götürebilirken samiler için mÖ:3000 lerden bahsediyoruz. Üstelik sümer ve eski mısır gibi yok olmamış, tarihin her döneminde bu sami dillerden biri tüm ortadoğu, mısır ve iranda hakim dil olmuştur. Mesela Mö:3000 den MÖ:1000 lere kadar akad, Mö:1000 lerden Ms:700 lere kadar arami ve mÖ:700 den günümüze kadar içlerinde en zengin ve gelişmiş olanı olan arapça olmuştur.

      Sil