12 Haziran 2013 Çarşamba

SAMİ GÖÇLERİ SONUÇ

SONUÇ
Beş ana bölümden oluşan çalışmamızın sonunda, MÖ. 2500’lerden MÖ. 900’lere
kadar uzanan yaklaşık 1600 yıllık zaman dilimi içerisinde Eski Önasya tarihinde meydana
gelen üç büyük Samî Göç hareketinin gerek etnik, gerek siyasal, gerekse kültürel yönlerden
bölgede önemli değişimlere neden olduğunu gördük.
Gerçekten bugünkü Araplar’ın en eski ataları olarak kabul edilen bu kavimler,
muhtemelen Arabistan Yarımadası’ndaki anavatanlarından yola çıkarak, bereketli
Mezopotamya topraklarını işgal etmek suretiyle, hem bu coğrafyada hem de Mezopotamya’ya
komşu ülkeler coğrafyasında önemli faaliyetler gerçekleştirmişlerdir.
Samî Göçlerin ilkini oluşturan Akkad Göçleri sonunda Mezopotamya’daki Sümer
tesiri yavaş yavaş etkisini kaybederek, Akkad-Sümer karışımı yeni bir kültür sentezi ortaya
çıkmıştır. Gerçek olan şudur ki, Akkadlar aslında bölgeye yeni bir kültür getirmemişlerdir.
Tam tersine onlar, mevcut Sümer kültürünü büyük ölçüde benimseyerek, bu kültürü kendi
normlarına uydurmuşlardır. Üstelik onlar, siyasal anlamda da bir ilki başararak, Sümerler’in
yapamadığını yapmışlar, Mezopotamya toprakları üzerinde tarihin bilinen ilk sömürgeci
imparatorluğunu kurmuşlardır. MÖ. 2350-2150 yılları arasına tarihlenen bu imparatorluk,
başta Anadolu olmak üzere Yukarı Mezopotamya, Suriye ve Elam toprakları üzerinde
hakimiyet kurarak, bu ilkelerin ham madde kaynaklarını alabildiğince sömürmüşlerdir.
Sonunda olan olmuş, bütün imparatorlukların başına gelen yıkım felâketi Akkad
İmparatorluğu’nun da sonunu getirmiştir.
MÖ. 2150’lerde Zağros dağlarının eteklerinde yaşayan barbar Guti kavimleri Akkad
İmparatorluğu’na son darbeyi vurmuş ve bu siyasi gücün Önasya tarihinden silinmesine yol
açmıştır.
Akkad egemenliğinden kurtulan Mezopotamya’da Sümerler tekrardan toplanmışlar ve
milli bir karekter arz eden III. Ur Sülalesi’ni kurmuşlardır. MÖ. 2060-1960 yılları arasında
hükümran olan bu devlet, ne yazık ki, yeni bir Samî göç dalgasının seline kapılmış ve
yıkılmıştır. Bu yıkımı gerçekleştirenler MARTULAR ya da AMURRULAR adıyla anılan
kavimdir. Kısa zamanda Mezopotamya sitelerine yayılan bu kavimler çok geçmeden
Mezopotamya’yı tam anlamıyla Samî bir hüviyete büründürmüşlerdir. Öyle ki, Amurrulu
kabilelerin kurduğu devletler her tarafı kaplarken, Sümer dili de yerini Akkad diline ve
yazısına terk etmiştir. Çünkü Amurrular da kendilerinden önceki ataları Akkadlar gibi
Akkadça konuşuyor ve Akkad dilinde yazıyorlardı. Amurrulu kabilelerin kurduğu önemli
siyasi güçlerin başında Eski Babil Devleti gelir ki, bu devletin en tanınmış şahsiyeti de

kanunları ile ünlenmiş 6. kral Hammurabi’dir. Hammurabi, devletini, büyük bir bürokrasi
kadrosuyla yönettiği gibi, 282 maddeden oluşan ve batı dünyasının çok sonradan akıl ettiği
hukuk kurallarını daha MÖ. 1750’lerde taşlara nakşetme başarısını göstermiştir.
MÖ. 1100’lerde başlayıp MÖ. 900’lere kadar devam eden Arami Göçleri ise Samî
göçlerin üçüncü aşamasını oluşturur. Ancak hemen belirtelim ki, Arami Göçleri ile gelen ve
Güneydoğu Anadolu Bölgesini de işgal eden Samî kavimler, öncekilere oranla kültürel
manâda biraz geri kalmışlardı. Asur İmparatorları, bu kavimleri baskı altında tutmak ve
onların yayılmasını önlemek amacıyla yaklaşık 2 asır mücadele ettiler. Fakat ne yazık ki
onlar, bu konuda pek başarılı olamadılar. Hatta öyle ki, Geç Hitit Şehir Devletleri Devri adı
verilen ve MÖ. 1200-750 yılları arasında tarihlenen dönemin ortalarından itibaren Aramca
bölgede en çok kullanılan dillerden biri haline geldi.
Bütün bunlar bize gösteriyor ki, Mezopotamya merkezli Eski Önasya medeniyetinde
Samî kavimlerin rolü ve payı oldukça büyüktür. Mezopotamya medeniyetinin temelleri
Sümerler’e aitse, bu yapının duvarları ve çatısında Samî kavimlerin büyük emeği olduğunu
unutmamak lâzımdır. Üstelik onlar Sümerlerle başlayan bu medeniyete kendilerinden de yeni
şeyler katarak, karmaşık orijinli yeni bir uygarlığın doğmasına da zemin hazırlamışlardır.

KAYNAKÇA
- Afetinan, A., Mısır Tarih ve Medeniyeti, 2. Baskı, TTK Yayınları, Ankara 1987.
- Albright, W.F., “Syria, The Philistines, and Phoenicia”, CAH II/2, chp. XXXIII,
Cambridge 1975.
- Çilingiroğlu, Altan., Urartu ve Kuzey Suriye Siyasal ve Kültürel İlişkiler, Ege
Üniversitesi Basımevi, İzmir 1984.
- Gurney, Olivert Robert., Hititler, Dost Kitabevi, Ankara 2001.
- Günaltay, M. Ş., Türk Tarihinin İlk Devirlerinden Yakın Şark Elâm ve Mezopotamya,
T.T.K Basımevi, 2. Baskı, Ankara 1987.
- Günaltay, M. Ş.,Yakın Şark III Suriye-Filistin, T.T.K Basımevi, 2.Baskı, Ankara
1987.
- İplikçioğlu, Bülent., Eskiçağ Tarihinin Ana Hatları, İstanbul 1990.
- Kınal, Füruzan., Eski Mezopotamya Tarihi, A.Ü.D.T.C.F. Yayınları, Ankara 1983.
- Kınal, Füruzan., Eski Anadolu Tarihi, TTK. Yayınları, Ankara–1987
- Kramer, S. N., Çeviren Muazzez İlmiye Çığ, Tarih Sümer’de Başlar, TTK Yayınları,
- Lloyd, Seton., Çev: TÜRKİYE’NİN TARİHİ, Bir Gezginin Gözüyle Anadolu
Uygarlıkları, Tübitak Popüler Bilim Kitapları, Ankara 1997.
- Macqueen, J. G., Çev. Esra Davutoğlu, Hititler ve Hitit Çağında Anadolu, Arkadaş
Yayınevi, Ankara 2001.
- Mansel, Arif Müfit., Eski Doğu ve Ege Tarihinin Ana Hatları, İstanbul 1945.
- Memiş, Ekrem., Eskiçağ Türkiye Tarihi, Çizgi Kitabevi, 5. Baskı, Eylül 2003.
- Memiş, Ekrem-Köstüklü Nuri., Tarih Boyunca Ortadoğu-Anadolu İlişkileri, Konya
1992
- Memiş, Ekrem., Filistinlilerin Kökeni ve Tarihi, Selçuk Üniversitesi, Eğitim Fakültesi
Yayınları, Konya 1996.
- Memiş, Ekrem., Genel Tarih, Tablet Yayınları, Konya 2002.
- Şahin, Muhammed., Uygarlık Tarihi, Gündüz Eğitim ve Yayıncılık, Ankara 2002.
- Umar, Bilge., Türkiye Halkının İlkçağ Tarihi, E.Ü., Basın-Yayın Yüksekokulu
Yayını, İzmir 1982.
- Yamanlar, Emine., Uygarlık Tarihi, Gündüz Eğitim ve Yayıncılık, Ankara 1999.
- Yıldırım, Recep., Önasya Tarih ve Uygarlıkları, İzmir 1996.
- Yıldırım, Recep., Uygarlık Tarihine Giriş, Asil Yayınları, 2. Baskı, Ankara 2004.

EKLER
Hititler Zamanında Anadolu (Kaynak: Memiş, Eskiçağ Türkiye Tarihi)

Hititler Döneminde Anadolu ve Hititler’in Komşuları (Kaynak: Akurgal E, 1993)
Mezopotamya Uygarlığının Doğuş Yeri olan Eski Mezopotamya ( Kaynak:
Yamanlar,Uygarlık Tarihi)

MÖ. 1. Binyılda Önasya (Kaynak: M. Ş. Günaltay)

Sargon İmparatorluğu’na ait memleketleri gösteren, kil tablet üzerine çizilmiş
dünya haritası (Kaynak: Kınal, E.M.T)

Naramsin’in Zafer Anıtı (Kaynak: Kınal, E.M.T)
Urnammu steli Kaynak: Kınal, E.M.T)

Hammurabi’nin Kanun Steli (Kaynak: Kınal, E.M.T)
Akkad Kralı Maniştusu’nun ön ve arka cepheden görünüşü Sus’ta bulunmuştur.
(Kaynak: Günaltay)

Amurrular ve Birinci Babil İmparatorluğu (Kaynak: Günaltay)

Akkad kralı Naram-Sin’in steli Milattan önce iki bin sekiz yüz sene öncesine ait
(İstanbul müzesinde), (Kaynak: Günaltay)
Kral Maniştusu heykelinin
alt kısmı (:Kaynakça
Günaltay)

Hammurabi Kanunu steli Sus’ta bulunmuştur. (Kaynak: Günaltay)

II. Salmanassar’ın dikili taşı (Kaynak: Günaltay)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder